görsel şiir etiketi ile yaftalanmış yazılar

deneyimizden çıkacak sonuç ne olsa keşke?

Aslında sadece "suffixe pronominal" hakkında değil, "okunamayanın" topografisine dahil olan herşeyde -ki bunların çoğu birer skandal olarak karşılanıyorlar- karşı tarafın -burada izleyicinin, okurun, bakarın, gözleyenin algı eşiğine kısa devre yaptıran şey hakkında konuşmak gerekiyor. çünkü bizzat bunun sıkıntısı, modernleşme çilemizin de dibinde yatıyor.

Hop, neler oluyor: Avangardın Kaçınılmaz Eğrisi

Dikkat ederseniz, sitenin görünümü ikide bir değişiyor ve oradan oraya deliler gibi birşeyler yapmaya çalışıyorum. Örneğin Sözlük açıldı, fena da gitmiyor. zcb üretmeye devam ediyor (bkz: ) ve liman-x'in de sitenin envanterine katıldı. Ama neden bunlar oluyor, neden bir senkronizasyon yok?

Görsel Şiir İktidara Geldiğinde Neler Yapacak?

Görsel şiir iktidara geldiği zaman, neler yapabilir diye düşünmeye başladım. Zira, kulislerde hakim olan bu telaşın ve aymazlığın sebebinin bu korku olduğunu görmekteyim. Eğer na (GŞPP) eklemek istediğiniz madde varsa, lütfen çekinmeyin, nasıl olsa iktidar olacağız, koyuverin gitsin!

BÜYÜK OLAY, Bİ DAKKA ARKADAŞIM

Türk Şiir gündeminin henüz görsel şiirle işi bitmiş değil. Görünen o ki, ya beyler/bayanlar hemen sıkılıveriyorlar ya da yaz rehavetine kapılmışlığın şair için olanı çok daha pis bir unutmanın eşiğine getiriyor karşımızdakileri. Modanın değil, modaların ışığı altında ezilip, bükülen edebiyatımızın son yıllarda ciddiye alabileceği tek teklifi de böyle geri çevirmesi, elbette hiç de yabancısı olduğumuz birşey değil. Ama konumuz henüz kapanmış değil. İşte bunu öğreneceğiz bugün..

Kutsal bilgi kaynağı

Enformasyon ile ilişkimizin, dezenformasyon üzerinden belirlendiği, görsel kültürün, 2. Sözlü Kültür bombardıma altında yürüdüğü bir zaman yaşıyoruz. Bilgi edinme yollarımız aşırı bilgiden trafiğinden "tıkanmış" durumda. Şiir ve edebiyatın, kendi bilgilenme yolları ve epistemolojik gelenekleri olduğunu, en azından günün "popüler" kaynaklarından beslenmeyeceğini düşünürdüm, fakat yanılıyorum.

Elinin mürekteriyle itmek: türlü türlü düşünceler

Kişisel olarak kitaplarım ya da yaptığım şeylerle ilgili az yazılmasından ya da hiç yazılmamasından pek hoşnutsuz değilim. Edebiyat ortamının böyle bir değerlendirme yeteneği, gücü olduğu konusunda şüphelerim var, birincisi. İkincisi ise, bu tür girişimlerin tüm detayları ile anlaşılabilmesinin imkânsız oluşudur. Örneğin Karagöz Edebiyat'ın 3. sayısında Tüğün ile ilgili çıkan iki değerlendirme yazısı da, bu imkansızlığın, bazen okuma eksikliğine ne kadar fazla dayandığının da kanıtı gibi.

Elinin tersi ile itmek

Dikkat ederseniz, görsel şiirin mevsimi geçti, bir çoğu için. Geç kalmış birkaç hevesli de, edebiyat tarihinin muhtemelen pek sallamayacağı birkaç cümlesini de söyledikten sonra, bu siteden başka bu konuda fikir beyan eden kalmayacaktır. Ben, umutsuz olmasam da, son 1 yıldaki gelişmeleri, şöyle anahatları ile irdelemek istiyorum, izninizle.

KEMAL ÇUBUK'A CEVAPLAR

Öncelikle poetikhars.com'un kapanma süreci hakkında 'çevrimiçi' dışında pek fazla bilgi dışarı sızmadı. İnsanlar kendi aralarında birşeyler konuşuyorlardır, orası başka. Fakat kapandıktan sonra geçen zaman içinde benim gördüğüm, izlediğim, okuduğum mecralardaki tuhaf hareketlenmeler üzerinden düşünürsem, 'dört gözle kapansın' diyen birçok kişi olduğu gibi, sessiz sessiz destek veren bir sürü kişi de vardı.

Ahmet Oktay ya da Poetika'nın İmkansızlığı

Mahfil 9'da Ömer Şişman alıntılamış, benim gözüme çarpmamıştı konu. Ömer Şişman 'Etrafında "yanılıyor olamaz mısın?" diyen yok." demiş, ben de diyorum ki, ne zaman oldu ki? İzninizle Türk Şiiri'nin bugünü hakkında söylenen herşey konusunda, küstahça ve protokolsuz bir biçimde cevap vermeyi tercih edeceğim. Ahmet Oktay'ın -ve sanıyorum ki kısmi ideolojik amca olarak onu seçen 'günümüz şair'lerinin bir kısmına da böylelikle sorular sorabiliriz.